Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, Yenidoğan Çetesi ile ilgili, “Ülkemizin gündeminde çok büyük bir skandal, büyük bir hukuksuzluk bir cinayet şebekesi var, Yenidoğan Çetesi. Bu bir çete değil, cinayet şebekesi yapılan tam anlamıyla bir katliam, soykırım demek için belki henüz erken ama bir katliam işlenmiştir. Yenidoğan Çetesi denilerek yumuşatılması mümkün değildir. Bu bir cinayet şebekesidir ve ne yazık ki, 2023 yılının mart ayından itibaren olay ihbar edildiği halde mayıs ayında soruşturma başlatıldığı halde kamuoyunun bilgilenmesi 2024 yılının Ekim ayı ortalarına kadar sarkmıştır. Yenidoğan cinayet şebekesinin üzerine sonuna kadar gidilmelidir. Yeniden Refah Partisi olarak meselenin yakından takipçisiyiz. Yenidoğan cinayet şebekesinin araştırılması, bütün bağlantılarının ortaya çıkarılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir araştırma komisyonu kurulmasını arz ve teklif ediyoruz. Muhalefet partilerinin bu yöndeki girişimine hükümet ortaklarının da destek vermesini istiyoruz. Yenidoğan cinayet şebekesi bizim yüreğimizi yaktığı kadar iktidar mensubu vatandaşlarımızın da yüreğini yakmıştır. Sorumluları yargı önüne çıkarmak, hastaneleri kapatmak başlı başına Yenidoğan cinayet şebekesinden hesap sormak için kâfi değildir.

Bugünkü Sayın Sağlık Bakanı Yenidoğan cinayet şebekesinin bebekleri öldürdüğü yıllarda İstanbul İl Sağlık Müdürü'dür. Olayın varlığından haberdardır. Soruşturmanın başladığını bilmektedir. Soruşturmanın belli bir aşamasında Sağlık Bakanı olarak görevlendirilmiştir ve bugün Sağlık Bakanlığı koltuğundadır. Yenidoğan Cinayet Şebekesi soruşturmasının selameti açısından Sağlık Bakanı görevinden ayrılmalıdır” diye konuştu.

‘TERÖRİST BAŞININ MECLİSİMİZİN HERHANGİ BİR KÜRSÜSÜNDE KONUŞMASI TAHAYYÜL BİLE EDİLEMEZ’

Kılıç, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalara ilişkin, şunları söyledi:

“Sayın Devlet Bahçeli’nin MHP grubunda yapmış olduğu açıklamayı canlı yayında takip ettim. Tecrit koşulları yumuşatılsın diyor. Tecrit koşulları değiştirilebilir. Tecrit altındaki her hükümlülüğü ile ilgili bunu yapma yetkisi Adalet Bakanı’nın elindedir. Adalet Bakanı istiyorsa hükümetin bu yönde bir irade, eğilme isteği varsa terörist başı ile ilgili olarak da tecrit koşullarını yumuşatabilirler. Adalet Bakanı’nın elini tutan yok. Eğer terörist başı örgüte silah bırakma çağrısında bulunacaksa bu çağrıyı İmralı'dan yapabilir. Mesaj versin istiyorlarsa tecritten çıkarsınlar, mesajını alsınlar. Bunun dışında terörist başının gazi meclisimizin herhangi bir kürsüsünde konuşması değil telaffuz, tahayyül bile edilemez. Meşru muhatap aranıyorsa minderden kaçmalarına gerek yok. Meşru muhatap Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki DEM partililerdir. Onlar da zaten meclistedir, kürsü önlerindedir. Yapacakları açıklama için mikrofonu ellerinden alan, konuşmalarına mâni olan kimse yok. Konuşsunlar, silah bırakma çağrısında bulunsunlar. Kendilerine oy veren Kürt kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın terörsüz bir Türkiye özlemine meclise yapacakları çağrılarla tercüman olsunlar. Bunun dışında terörist başının Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gelmesi, meclis kürsüsünde konuşma ya da çağrı yapması değil telaffuz, tahayyül bile edilemez.”